Gazze’de kıtlığı ve salgınları önlemek için daha hızlı ve güvenli yardım ve sevkiyat yollarına ihtiyaç var

WFP, UNICEF ve WHO’dan ortak basın açıklaması

ROMA/CENEVRE/NEW YORK, 14 Ocak 2024 – Gazze’de kıtlık riski artarken giderek daha fazla sayıda insan ölümcül salgın hastalıklara yakalanıyor. Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşları, Gazze’ye insani yardım akışını hızlandırmak için acil değişiklikler yapılması gerektiği konusunda uyarıda bulundu. Dünya Gıda Programı (WFP), UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) direktörleri, Gazze’ye yeterli yardımı sağlayabilmek için yeni giriş yollarının açılması, her gün daha fazla kamyonun sınır kontrollerinden geçmesine izin verilmesi, insani yardım çalışanlarının hareketlerine getirilen kısıtlamaların azaltılması, yardım alan ve yardım dağıtan insanların güvenliğinin sağlanmasına ihtiyaç duyduklarını belirtiyor.

Gazze halkı, halihazırda gıda ürünlerini imal ya da ithal etme olanağına sahip olmadığından, hayatta kalabilmek için insani yardımlara muhtaç bir durumda. Bununla birlikte, insani yardımlar, tek başına Gazze halkının temel ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyor. Olağanüstü zor koşullara rağmen, Birleşmiş Milletler, uluslararası yardım kuruluşları ve sivil toplum kuruluşları şimdiye kadar Gazze’ye sınırlı ölçüde de olsa insani yardım sağlamayı başardı. Öte yandan, sağlanan yardımlar bölgede açlığın, yetersiz beslenmenin ve hastalıkların yol açtığı ölümcül kısır döngüyü kırmak için yeterli değil. Özellikle de kuzey bölgelerinde gıda, temiz su ve tıbbi yardım ihtiyacı had safhada.

Güneyde iki sınır haricinde tüm geçiş yollarının kapatılması ve Gazze’ye gelen kamyonların çok aşamalı güvenlik süreçlerine tabi tutulması, insani yardımların bölgeye ulaştırılmasını güçleştiriyor. Zorluklar, bölgeye girdikten sonra da devam ediyor. Gazzelilerin, onlara yardım etmeye çalışan BM personelinin ve diğer insani yardım çalışanlarının hayatını tehdit eden bombalar ve sürekli değişen savaş cepheleri, ihtiyaç sahibi insanlara ulaşmaya yönelik hizmet noktaları kurma çabalarını baltalıyor.

Dünya Gıda Programı Genel Direktörü Cindy McCain, “Gazze’deki insanlar, yiyecek dolu kamyonlardan sadece birkaç kilometre uzakta, açlıktan ölme riskiyle karşı karşıya” dedi. “Kaybedilen her saat sayısız hayatı riske atıyor. Nerede olurlarsa olsunlar ihtiyacı olan herkese güvenli bir şekilde erişebilirsek ve yeterli yardımı ulaştırabilirsek insanların açlıktan ölmesini engelleyebiliriz.”

Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması’nın (IPC) son raporuna göre, Gazze’de gıda güvensizliği kritik bir seviyeye ulaştı. Gazze nüfusunun tamamı (yaklaşık 2,2 milyon kişi) gıda kriziyle veya akut gıda güvensizliğinin daha da kötü biçimleriyle karşı karşıya. Gazze’de yaşayan hemen hemen tüm Filistinliler, her gün en az bir öğün atlıyor. Çok sayıda yetişkin, çocuklarının karnını doyurabilmek için her gün aç kalıyor. Rapora göre, mevcut koşullar devam ettiği takdirde, bölgede ciddi bir kıtlık yaşanacak.

Dünya Gıda Programı, 7 Ekim’den bu yana her gün Gazze’deki insanlara gıda yardımı sağlıyor. Aralık ayında, bu yardımlarla 900 binden fazla kişiye ulaşıldı. Bunun için yerel paydaşlarla birlikte yeni çalışma yolları geliştirildi. Bu kapsamda güvenli dağıtım yerleri tespit edildi, üretime devam edebilmeleri için fırınlara un sağlandı ve çocukların yetersiz beslenmesini önlemeye yönelik özel gıda takviyeleri dağıtıldı. İnsani aranın ardından, WFP tarafından Gazze’nin kuzeyine gönderilen ilk konvoy, Perşembe günü yaklaşık 8 bin kişiye gıda yardımı sağladı.

Çatışmalar; su şebekelerine, sıhhi tesislere, hastanelere ve sağlık hizmetlerine de zarar verdi. Bu durum, sağlık sisteminin ciddi yetersiz beslenme vakalarına ve bulaşıcı salgın hastalıklara müdahale etmesini daha da güçleştirdi. Gazze’de özellikle de 5 yaşından küçük 335.000 çocuk, yetersiz beslenme ve salgın hastalıklar karşısında savunmasız bir durumda. UNICEF’in tahminlerine göre, çocuklar için en tehlikeli yetersiz beslenme biçimi olan aşırı zayıflık, önümüzdeki birkaç hafta içinde kriz öncesine göre yüzde 30 oranında artarak yaklaşık 10.000 çocuğu etkileyebilir.

UNICEF Genel Direktörü Catherine Russell, “Gazze’de yetersiz beslenme ve salgın hastalıklar nedeniyle ölme ihtimali artan çocukların acilen tedaviye, temiz suya ve sıhhi hizmetlere ihtiyacı var. Ne yazık ki sahadaki koşullar nedeniyle, bu hayati yardımları, yardıma ihtiyaç duyan çocuklara ve ailelere güvenli bir şekilde ulaştıramıyoruz. Su tedarikini arttırmak ve şebekeleri onarmak için acil ihtiyaç duyduğumuz bazı malzemelerin Gazze’ye girmesine halen izin verilmiyor. Ailelerin ve çocukların hayatları tehlike altında. Artık kaybedecek bir dakikamız bile yok”, dedi.

Gazze’nin güneyindeki çocuklar Kasım ayından bu yana, günde sadece 1,5 ila 2 litre suya erişebiliyor. UNICEF, bu miktarın hayatta kalmak için önerilen miktarın çok altında olduğu konusunda uyarıda bulundu. Bu sorunu ele almak için UNICEF ve paydaşları, 1,3 milyondan fazla kişiye temiz içme suyu sağladı. Öte yandan, kötü koşullar nedeniyle, sahada çok daha fazla yardıma ihtiyaç var. UNICEF; çocuklara ve hamile kadınlara 600.000 doz aşı, besin takviyesi ve vitamin de dahil olmak üzere tıbbi yardım ve 500.000’den fazla haneye para yardımı sağladı.

Çatışmaların başlangıcından bu yana, Dünya Sağlık Örgütü ve paydaşları Gazze’deki sağlık sistemini desteklemek için tıbbi ekipman, malzeme, ilaç ve yakıt tedarik ediyor, acil sağlık ekiplerini koordine ediyor ve hastalık sürveyans hizmetleri sunuyor. Gazze’nin kuzeyindeki ve güneyindeki hastanelere malzeme temin etmek için şimdiye kadar bir düzineden fazla görev, tehlikeli koşullara rağmen başarıyla tamamlandı. Dünya Sağlık Örgütü ve paydaşları, Al-Şifa hastanesinde iki mutfağın kurulmasına da katkıda bulundu. Şu anda, bu mutfaklarda günde 1200 öğün yemek dağıtılıyor. DSÖ, şiddetli akut yetersiz beslenmeye maruz kalan 1.250 çocuğun tedavisini desteklemek için terapötik beslenme merkezleri kurdu ve tıbbi malzeme temin etti.

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, “Gazze halkı; yiyecek, su ve ilaç bulamıyor ve yeterli sağlık hizmetine erişemiyor” dedi. “Kıtlık, halihazırda korkunç olan bu durumu daha da kötüleştirecek çünkü kıtlık olduğunda hastaların açlığa yenik düşme ihtimali artıyor ve açlık çeken insanlar, hastalıklar karşısında daha savunmasız kalıyor. Daha fazla sayıda insanın ölmesini önlemek ve acılarına son vermek için acilen insani ateşkes yapılması gerekiyor. Gazze’deki insanlara yardımları ulaştırmak için engelsiz ve güvenli erişim yollarına da ihtiyacımız var.” 

Yardım kuruluşları, Gazze Şeridi’ne yakın işler durumdaki bir limanı ve kuzeye geçiş sağlayan sınır noktalarını kullanabilmek için İsrail’den acil izin istiyor. Gazze Şeridi’nin yaklaşık 40 km kuzeyindeki Aşdod limanına erişim izni verildiği takdirde, çok az konvoyun ulaşabildiği kuzey bölgelerine çok daha fazla yardım gönderilebilecek ve bu yardımlar, krizden en çok etkilenen yerlere kamyonlarla doğrudan taşınabilecek.

BM’nin Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Phillip Lazzarini, “Yardımlar, insani ihtiyaç denizinde sadece bir damla” dedi. “Bu yardımların halk arasında yaygınlaşan açlığa son vermesi mümkün değil. Kıtlığı önlemek için ticari ürün tedariki şart. Piyasaların ve özel sektörün tekrar faaliyete geçmesine izin verilerek alternatif gıda kanallarının sağlanması gerekiyor.”

Kuruluş direktörleri, Gazze’ye yardım gönderilmesini ve bu yardımların Gazze içinde dağıtılmasını güçleştiren kısıtlamaların ve engellerin acilen kaldırılması için çağrıda bulundu ve ticari trafiğin yeniden başlatılmasının önemini vurguladı. Bölgede hayati önem taşıyan, çok kuruluşlu ve geniş çaplı insani yardım operasyonunu gerçekleştirebilmek için yaptıkları insani ateşkes çağrısını da yinelediler.

Kaynak

Preventing famine and deadly disease outbreaks in Gaza requires faster, safer aid access and more supply routes

Joint press release by WFP/UNICEF/WHO

ROME/GENEVA/NEW YORK, 14 January 2024 – As the risk of famine grows, and more people are exposed to deadly disease outbreaks, a fundamental step change in the flow of humanitarian aid into Gaza is urgently needed, United Nations agencies warned today.

The heads of the World Food Programme (WFP), UNICEF and the World Health Organization (WHO) say that getting enough supplies into and across Gaza now depends on: the opening of new entry routes; more trucks being allowed through border checks each day; fewer restrictions on the movement of humanitarian workers; and guarantees of safety for people accessing and distributing aid.

Without the ability to produce or import food, the entire population of Gaza relies on aid to survive. But humanitarian aid alone cannot meet the essential needs of the Gaza people. The United Nations, international aid agencies and non-governmental organizations have so far managed to deliver limited humanitarian assistance in Gaza, despite extraordinarily difficult conditions, but the quantities fall far short of what is needed to prevent a deadly combination of hunger, malnutrition, and disease. The shortage of food, clean water, and medical assistance is particularly severe in the northern areas.

Humanitarian action is seriously limited by the closure of all but two border crossings in the south and the multi-layered vetting process for trucks coming into Gaza. Once inside, efforts to set up service points for people in need are hampered by bombardments and constantly shifting battle fronts, which endanger the lives of ordinary Gazans and the UN and other humanitarian personnel striving to help them.

“People in Gaza risk dying of hunger just miles from trucks filled with food,” said WFP Executive Director Cindy McCain. “Every hour lost puts countless lives at risk. We can keep famine at bay but only if we can deliver sufficient supplies and have safe access to everyone in need, wherever they are.”

The latest Integrated Food Security and Nutrition Phase Classification (IPC) report found devastating levels of food insecurity in Gaza and confirmed that the entire population of Gaza – roughly 2.2 million people – are in crisis or worse levels of acute food insecurity. Virtually all Palestinians in Gaza are skipping meals every day while many adults go hungry so children can eat, and the report warned of famine, if current conditions persist.

WFP has been providing food to people inside Gaza every day since 7 October and reached more than 900,000 people with food assistance in December. This has required pivoting to new ways of operating with local partners, including finding safe sites for distributions, channelling wheat flour into bakeries so that they can resume production, and distributing special food supplements to help children fight off malnutrition. On Thursday, WFP’s first food convoy to North Gaza since the humanitarian pause delivered food supplies for around 8,000 people.

The conflict has also damaged or destroyed essential water, sanitation and health infrastructure and services and limited capacity to treat severe malnutrition and infectious disease outbreaks. With Gaza’s 335,000 children under 5 years of age especially vulnerable, UNICEF projects that, in the next few weeks, child wasting, the most life-threatening form of malnutrition in children, could increase from pre-crisis conditions by nearly 30 per cent, affecting up to 10,000 children.

“Children at high risk of dying from malnutrition and disease desperately need medical treatment, clean water and sanitation services, but the conditions on the ground do not allow us to safely reach children and families in need,” said UNICEF Executive Director Catherine Russell.  “Some of the material we desperately need to repair and increase water supply remain restricted from entering Gaza. The lives of children and their families are hanging in the balance. Every minute counts.”

UNICEF has been warning since November that children in southern Gaza are accessing only 1.5 to 2 litres of water per day, well below the recommended requirements for survival. To address this, UNICEF and partners have provided safe drinking water to over 1.3 million people, but much more is needed to address the desperate conditions. UNICEF has also provided medical supplies, including 600,000 doses of vaccine, nutritional supplements and vitamins to children and pregnant women, and humanitarian cash transfers to over 500,000 households.

Since the start of the hostilities, WHO and partners have been supporting the health system in Gaza with deliveries of medical equipment and supplies, medicines, fuel; coordination of emergency medical teams; and disease surveillance. There have been more than a dozen high-risk missions to deliver supplies to hospitals in northern and southern Gaza.  WHO and partners helped establish two kitchens at Al-Shifa hospital, now serving 1200 meals a day and delivered medical supplies to support treatment for up to 1,250 children with severe acute malnutrition, and the establishment of therapeutic feeding centres.

“People in Gaza are suffering from a lack of food, water, medicines and adequate healthcare. Famine will make an already terrible situation catastrophic because sick people are more likely to succumb to starvation and starving people are more vulnerable to disease”, said WHO Director-General Dr Tedros Adhanom Ghebreyesus. “We need unimpeded, safe access to deliver aid and a humanitarian ceasefire to prevent further death and suffering.”  

Israeli authorization to use a working port close to the Gaza Strip and border crossing points into the north is critically needed by aid agencies. Access to Ashdod port, roughly 40 km to the north, would enable significantly larger quantities of aid to be shipped in and then trucked directly to the badly affected northern regions of Gaza, which few convoys have managed to reach.

“The flow of aid has been a trickle in comparison to a sea of humanitarian needs,” said Phillip Lazzarini, Commissioner General for the UN Palestine Refugee Agency (UNRWA).  “Humanitarian aid will not be enough to reverse the worsening hunger among the population. Commercial supplies are a must to allow the markets and private sector to re-open and provide an alternative to food accessibility.”

The agency heads emphasize the urgent need to lift the barriers and restrictions on aid delivery to and within Gaza, and for commercial traffic to resume. They reiterated the call for a humanitarian ceasefire to enable this vitally important roll-out of a massive, multi-agency humanitarian operation.